20.12.2015

Mevlid Kandili Mesajı

22 Aralık 2015 Salı gününü Çarşambaya bağlayan gece Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in dünyayı teşrif ettikleri Mevlid Kandilini idrak etmiş olacağız.
Allah’ın gönderdiği son peygamber, Hz. Muhammed (sav); son kitap da Kur’ân-ı Kerim’dir. Bundan sonra ne kitap gelecek, ne de peygamber gönderilecektir.

Efendimizin doğumu, insanlık tarihinin en önemli olaylarından biridir. O, doğmadan önce insanlar tevhidi unutmuş, şirke düşmüş, küfür bataklığında çırpınıp duruyordu. İnsanlık onuru ayaklar altındaydı...
Kâinatın sultanı doğduğu, büyüdüğü Mekke-i Mükerreme’den Medine-i münevvere’ye hicret etmek mecburiyetinde kalmıştı. Yıllar sonra Mekke’yi fethetmeye giderken her türlü güç, imkân ve iktidar elinde olmasına rağmen ashabına şöyle seslenmişti: “Gün, merhamet günüdür. Gün, kan akıtmanın haram olduğu gündür.”  
O, Bu sözleriyle asırlar öncesinden bütün insanlığa muhteşem bir ders veriyordu. İnsana yakışanın kalbini, gönlünü, yüreğini kin, nefret ve intikam ateşiyle doldurmak değil; sevgi, saygı, şefkat, rahmet, merhamet ve hoş görüyle tezyin etmek olduğunu ilan etmiştir.
 Cenab-ı Hak da Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerimde Hz. Muhammed  (sav)’in, insanlık için mükemmel bir örnek olduğunu bildirmek üzere şöyle buyurmuştur:
Andolsun, Allah’ın Rasûlünde sizin için, Allah’a ve Ahiret gününe  kavuşmayı umanlar ve Allah’ı çokça zikredenler için güzel bir örnek vardır. ” (Ahzab, 21)
Sevgili peygamberimiz hiç şüphe yok ki, “ben insanım” diyen herkes için, her konuda kusursuz bir örnek, mükemmel bir ölçüdür. Onun hayatı, Kur’an-ı Kerim’ in adeta yaşanmış bir tefsiridir. Hz. Peygamber (s.a.v.) tüm insanlığı bir olan, eşi benzeri bulunmayan Allah’a iman etmeye ve O’na gerçek manada kul olmaya davet etmiştir. Onun daveti, ölüme hayat, zulme adalet, cehalete ilim, vicdansızlığa merhamet, husumete barış olmuştur. O’nun daveti, “bir insanı haksız yere öldürmenin tüm insanlığı öldürmek, bir insanı ölümden kurtarmanın da tüm insanlığa hayat vermek” ti.

Düşmanları tarafından takdir edilecek kadar dürüstü. Bunun için kendisine “Muhammed el-Emin” diyorlardı. “ Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür” (Hûd, 112) âyet-i kerimesi karşısında: “Beni Hûd suresi ihtiyarlattı” buyurmuştu. O, son derece âdil, sözünün eri, insan haklarının yılmaz savunucusu idi. Yetimleri korumuş, kimsesizlerin kimsesi olmuştu. Sahip olduğu ahlakî değerlerle Yüce Rabbimiz’ in: “Sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin” (Kalem,4) övgüsüne mazhar olmuştu.

Sevgili Peygamberimiz; imanı, ibadeti, adaleti, ahlakı, ahde vefası, hoş görüsü, şefkat ve merhametiyle, kısaca bütün  yönleriyle örnek alınması gereken emsalsiz bir şahsiyettir.
Mevlid kandilini kutlamanın amacı sadece kandil simidi dağıtmak, mevlid okumak değil O’nun ahlakını kendimize rehber almaktır. Ne mutlu Allah’a gerçek manada kul, İnsanlığın iftihar tablosu Hz. Muhammed’e tâbi olanlara!

Bu vesile ile bütün Kütahyalı kardeşlerimizin, Mevlid Kandilini kutlar, milletimizin birlik ve bütünlüğüne, ülkemizin dirlik ve düzenine, huzur ve saadetine; insanlığın ve İslam âleminin içinde bulunduğu felaket ve musibetlerden bir an önce kurtularak barış ve huzur içinde yaşamasına vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.

                                                                                                                                                                                                                                                              H. Yusuf GÜL
Kütahya İl Müftüsü